Diğer insanlara dilek, istek ve gereksinimleri uygun şekilde aktarabilme ve iletilenleri uygun şekilde anlayıp bunlara uygun şekilde cevap verebilme, iletişim becerileri olarak tanımlanabilir. İletişim becerileri sözel ya da sözel olmayan yollarla gerçekleştirilebilir ancak sözel yol ile yani dil ile etkili bir şekilde iletişim kurmak en temel ve en önemli becerilerdendir. Dil, insanların iletişim kurmak amacıyla kullandıkları bir araçtır ve toplumsal uzlaşmaya dayalı kod ve kurallardan oluşur.
Doğumla birlikte bebek, insanların dil aracılığıyla iletişim kurdukları bir topluluk içerisine dünyaya gelir. Başlangıçta bilmediği bir iletişim aracı olan dili kullanmak yerine ağlama, ses çıkarma gibi söz öncesi iletişim araçlarını kullanır ve zamanla bu durum yerini o topluluk içerisinde kullanılan dile bırakır. Belli kuralları ve özellikleri olan dil, İnsanların en yaygın kullandığı iletişim aracıdır. Dil, alıcı dil becerileri ve ifade edici dil becerileri olmak üzere iki boyutludur. Alıcı dil becerileri, bebeğin doğumdan itibaren çevresinde olup bitenleri anlama sürecindeki gelişimine karşılık gelirken; ifade edici dil becerileri ise, bebeğin dili kullanarak çevresindeki kişilerle etkileşime girme ve çevresinde değişiklik yapma becerilerindeki gelişimidir. Dil/iletişim gelişimi, bebeğinizin çevresiyle etkileşimini güçlendirmekle birlikte diğer gelişimleri alanları ile de sıksıkıya ilişkilidir. Konuşma, motor gelişim ile daha yoğun ilişkiliyken; dil/iletişim gelişimi ise bilişsel ve sosyal/duygusal gelişim ile daha yoğun ilişkilidir.
Bebeğin dil/iletişim gelişiminin normal olup olmadığının ya da gelişiminde bir gecikme yaşanıp yaşanmadığına ilişkin şüphe duyulması durumunda yapılması gereken ilk şey dil/iletişim gelişiminin kronolojik yaşa uygun becerilerini takip etmektir. Dil/iletişim gelişimi başlangıçta evrensel bir sıra izleyerek sonrasında da dile özgü farklılıklar taşıyarak gelişimini ömür boyu sürdürür. Bununla birlikte sıralama değişmese de söz konusu becerilerin gerçekleşme zamanı bireyden bireye farklılık gösterebilmektedir.
Bu durum üzerinde bireyin kendi gelişim hızı, beraberinde eşlik eden özür (zeka geriliği, işitme problemi vb.) ya da organik problemler (dudak-damak yarıklığı vb.), diğer gelişim alanlarında yaşanan olası problemler, çevresel etmenler (okula, ile vb.) etkili olabilmektedir.
Bebeğinizin doğumdan üç yaşına kadar devam eden dil/iletişim gelişim aşamalarının, takvim yaşı ve akranlarına göre paralellik gösterip göstermediğini gözlemlemeniz pek çok açıdan yararlıdır. Bunlar; normal dil/iletişim gelişiminin izlenmesi, ileriye yönelik hedef ve beklentilerin belirlenmesvie olası
gecikme ya da gerilik durumunda daha ayrıntılı gözlem ve değerlendirme için alan uzmanlarına zamanında yönlendirilmedir. Gelişim yaşı takvim yaşının gerisinde ise yani çocuk, yaşına göre alıcı ve ifade edici dil becerilerinin altında kalıyor, geriden takip ediyor ise dil/iletişim gelişiminin daha ayrıntılı değerlendirilmesi için çocuk nöroloğu ve dil ve konuşma terapistlerine baş vurulmalıdır. İlerleyen bölümde bebeğinizin takvim yaşına karşılık gelen alıcı ve ifade edici dil becerileri ve bunları geliştirebilecek amaçlı oyunlar ve izlenecek yaklaşımlar hakkında ayrıntılı bilgiye ulaşabilirsiniz.
Gelişimsel Destek Programı'nı (GEDEP) kullanabilmek için üye olmalısınız. Üyelik sistemi çocuğunuzun gelişim aşamalarını takip edebilmek ve kaldığınız yerden uygulamaya devam edebilmek için geliştirilmiştir. Aşağıdaki butonlara tıklayarak bilgilerinizi girmeniz yeterlidir.
Gelişimsel Destek Programı'nı (GEDEP) kullanabilmek için üye olmalısınız. Üyelik sistemi çocuğunuzun gelişim aşamalarını takip edebilmek ve kaldığınız yerden uygulamaya devam edebilmek için geliştirilmiştir. Aşağıdaki butonlara tıklayarak bilgilerinizi girmeniz yeterlidir.